Bilgilendirme!
Bahar Fırsatları Başladı! 🌸 Tüm Ürünlerde %15’e Varan İndirim Avantajından Hemen Faydalan! 💚
Tüm Siparişlerde Kargo Ücretsizdir!
Propia Sivilce Ve Siyah Nokta Karşıtı Bakım Seti Alımlarına Peluş Çanta Hediye!

DERMATOLOG DOÇ. DR. YASEMİN ORAM

Dermatolog Doç Dr. Yasemin Oram dermatoloji alanındaki 30 yılı aşkın deneyimi ve uzun araştırmalar ışığında en doğru aktif içerikleri bilimsel yöntemlerle bir araya getirerek, Propia 3 Adımlı Bakım Seti’ni geliştirdi.

Genç ve yetişkinler için etkili, pratik ve ulaşılabilir bir bakım rutini geliştirme inancıyla yola çıkan Doç. Dr. Yasemin Oram’ın ulusal ve uluslararası 65 yayını, 10 kitap bölümü, 103 konuşma, kurs ve bildirileri mevcuttur.

ProperCare™ Patenti denizlerin, bitkilerin ve biyoteknolojinin zenginliğini bir araya getiren yüksek performanslı yenilikçi bir yaklaşım sunar. 3 adımdan oluşan bakım rutini sayesinde sivilce (akne) karşıtı etki sağlarken cildinizin en iyi şekilde görünmesine yardımcı olur.

Uzman Görüşü

“Doğru ürünlere ve uzmanlara güvenerek daha da önemlisi kendinize inanarak akne problemini aşabilirsiniz.”

DOÇ. DR. YASEMİN ORAM
CEVAPLIYOR

SIKÇA SORULAN SORULAR

Karma ve yağlı ciltlerin bakımı neden zordur?

Karma cildin zorluğu, yüzün en dikkat çeken bölümü T bölgesinin (alın, burun ve çene) aşırı yağlanması, geri kalan bölgelerin ise kuru olmasından kaynaklanır. Özellikle bu bölgede cildiniz pırıl pırıl parlıyorsa ve gözenekleriniz genişse, cilt tipinizin sivilceye (akneye) eğilimli olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Karma ve yağlı ciltlerin öncelikli ihtiyacı:

Gözeneklerin temiz tutulması,
Deri yüzeyindeki yağın dengelenmesi,
Siyah nokta ve sivilce (akne) oluşumun önlenmesidir.

Bu nedenle doğru ürünlerle, düzenli bakım rutini uygulamak önemlidir. Sadece temizlemenin cildi kurutacağı ve her nemlendiricinin de kullanılamayacağı unutulmamalıdır.

Akne (Sivilce) oluşumunun ana sebebi nedir?

Akne (sivilce) oluşumunun birçok sebebi olabilir ancak öncelikli sebepler genetik yatkınlık ve hormonal faktörlerdir. Stres ve diyet de hormonları etkiler ve akne (sivilce) oluşumunda önemli rol oynar. Yüksek glisemik indekse sahip gıdalar bazı kişilerde akne (sivilce) oluşumuna katkıda bulunabilir. Süt ürünleri de bazı insanlar için tetikleyici bir faktör olabilir.
Gözenekleri tıkayan, yağ bazlı kozmetik veya cilt bakım ürünleri akne (sivilce) oluşumuna etki eden faktörlerdendir. Bununla beraber güneş ışınları, çevresel faktörler ve bazı durumlarda ilaç kullanımını da akne sebepleri arasında sayabiliriz.


Yağlı ve akne (sivilce) eğilimli ciltler nasıl bakım yapmalıdır?

Karma, yağlı ve akne (sivilce) eğilimli ciltlerin mutlaka bir bakım rutini olmalıdır. Öncelikle cildin sabah-akşam temizlenmesi gerekiyor. Temizleme bakım rutininin ilk adımı olmalıdır. Temizlemeden sonra cildi uygun bir ürünle nemlendirmek gerekiyor. Gündüzleri güneş ışınlarının zararlı etkilerinden korunmak için güneş koruması içeren bir nemlendirici tercih edilebilir ve yüksek faktörlü su bazlı bir güneş koruyucu kullanılabilir. Makyaj yapılmışsa mutlaka çıkartılmalıdır. Makyaj yapılmamışsa dahi akşamları cilt mutlaka temizlenmeli ki cilt, gün içerisinde gözeneklerde biriken kir ve yağdan arınsın. Yine gündüz olduğu gibi cilt mutlaka nemlendirilmelidir. Eğer soyucu bir ürün kullanımı tercih ediliyorsa bu ürünler mutlaka akşam kullanılmalı, gündüz güneş ışığına maruz kalınmamalıdır.

Akne (Sivilce) eğilimli cilt hastalarının en sık yaptığı hatalar nelerdir?

Genel kanı aknelerin (sivilcelerin) ergenlik döneminde görüldüğü ve kısa vadede geçeceği yönünde. Halbuki akneler (sivilceler) zamanında ve uygun şekilde tedavi edilmediği takdirde tedavi süreci zorlaşabilir, daha maliyetli olabilir ve kalıcı hasarlara sebep olabilir. Akne (sivilce) çeşitleri ve tedavi yöntemleri birbirinden farklıdır. Bu yüzden mutlaka bir uzmana danışmak, doğru tedavi yöntemini uygulamak ve cilt tipine uygun ürünleri tercih etmek gerekir.

Evde uygulanan, doğal olduğu düşünülen maske ve karışımların cilde sürülmesi son derece sakıncalıdır. Akne (sivilce) eğilimli ciltlerin cilt tipine uygun olarak geliştirilmiş ürünlerle düzenli bir bakım rutini takip etmesini öneririm.
Akne (sivilce) kroniktir, tekrar edebilir ve tedavisi zaman alır. En büyük sorunlardan bir tanesi de hastalarımın sabırsız olması ve hızlı sonuç almak istemesi. Halbuki akne (sivilce) oluşumu gibi tedavisi de bir süreç ister. Bu sebeple hastaların tedavilerinden çok çabuk vazgeçtiğini görüyorum.

Bir diğer hata aknelerin (sivilcelerin) sıkılması. Bu durumla sık sık karşılaşıyorum. Akneleri (sivilceleri) sıkmak genellikle işleri daha da kötüleştiriyor. Aknelerinizi (sivilcelerinizi) sıkarsanız, cildinizin iltihaplanmasına ve iyileşme süresinin uzamasına sebep olursunuz. Bununla beraber cildinizde enfeksiyon oluşumu, renk değişikliği ve iz kalma riski de artar.

Son olarak özellikle vurgulamak istediğim bir konu var. Akneleri (sivilceleri) kurutacağını düşünerek yüzünü sabunla veya uygun olmayan temizleme ürünleriyle sık sık yıkayanlar oluyor. Bu durum cildin koruyucu bariyerine zarar verdiği gibi akne (sivilce) oluşumunu tetikliyor. Cilt temizliği çok önemli bir adım ancak karma, yağlı ve akne (sivilce) eğilimli ciltlerin de nemlendirilmesi önemlidir. Nemlendirme adımı atlanmamalıdır.

Akne (Sivilce) izlerinin önüne geçmenin bir yolu var mıdır?

Güneşten korunmak lekelenme riskini oldukça azaltacaktır. Güneş koruması her cilt tipi için önemlidir ancak akne (sivilce) eğilimli ciltler için daha da büyük önem taşır. Çünkü güneş gören aknelerin (sivilcelerin) iltihaplanma ve skar oluşturma riski yüksektir. Leke oluşumunun bir diğer sebebi aknelerin (sivilcelerin) sıkılması veya aknelerle (sivilcelerle) oynanmasıdır. Gün içerisinde elimizi cilde çok sürmememiz gerekiyor. Bunlar kişisel olarak alabileceğimiz önlemler ancak oluşmuş ve yok edilemeyen izler bir uzman kontrolünde dermatolojik uygulamalarla tedavi edilebilir.

Hangi durumlarda akne (sivilce) eğilimli ciltler için kurutucu medikal tedavi protokolü önerilmektedir?

Tedavi protokolü kişiden kişiye değişmektedir. Hastaların cilt tipi, akne (sivilce) türü, akne (sivilce) yoğunluğu ve alışkanlıkları tedavi protokülünün belirlenmesinde önemli rol oynuyor. Genellikle karma ve yağlı cilde sahip kişilerde günlük bakım ürünleri ile tatmin edici sonuçlar almaktayız ancak bazı şiddetli akne (sivilce) olgularında günlük bakım ürünleriyle birlikte ya topikal (dıştan) ya da sistemik (içten) tedaviler önerilmektedir. Bu süreçte sabırlı olmalarını ve tedavilerine kesintisiz uymalarını öneriyorum.

Akneli (Sivilceli) ciltler ile özgüven problemleri arasında bir bağlantı var mıdır?

Evet, böyle bir korelasyon olduğunu söylemek mümkün. Araştırmalar, akne (sivilce) hastalarının depresyon, kaygı, özgüven eksikliği, zayıf benlik imajı, yalnız kalma hissi ve dolayısıyla yaşam kalitesinde bozulma geliştirebileceğini göstermekte. Bu durumun hastalara da yansıdığını görüyorum.

Pürüzsüz bir cilde sahip olmanın özgüveni artırdığını söyleyebilir miyiz?

Akne (sivilce) sorunu yaşayan gençlerin ortak bir noktası var. Tavır farklılıkları... Onlarla ilk karşılaştığımda genellikle konuşmaktan çekiniyor ya da göz temasından kaçınıyorlar. Soru sorduğumda isteksizce cevap veriyorlar ve bu durumun düzeleceğine dair inançları az. Altta yatan hayal kırıklığı genellikle gözle görülür düzeyde oluyor.
Tedavilerinden sonra takip için yeniden geldiklerinde, ne kadar kendinden emin ve mutlu olduklarını görmeyi çok seviyorum. Daha girişken, sıcak, göz teması kuran, gözlerinin içi gülen gençler, yetişkinler görüyorum. Hatta bazen saç stillerini değiştiriyorlar, böylelikle yüzleri daha çok ortaya çıkıyor. Dolayısıyla aknelerin (sivilcelerin), bireylerin özgüveni üzerinde çok önemli bir etkisi olduğunu söyleyebilirim.

Akne (Sivilce) şikayetiyle başvuran hastalarınızın oranı nedir?

Yapılan araştırmalar Türkiye'de en sık görülen cilt tipinin karma ve yağlı cilt tipi olduğunu gösteriyor. Bu araştırmanın sonuçlarının doğru olduğunu düşünüyorum çünkü ziyaret aldığım hastaların yaklaşık %30-35'i akne (sivilce) problemiyle başvuruyor. Genel olarak benim pratiğimin yaklaşık %50'sinin gençler olduğunu görüyorum. Gördüğüm gençlerin birçoğunda da aknelenme (sivilcelenme) mevcut. Her ne kadar ergenlik çağı problemi gibi düşünülse de yetişkinlerde de benzer oranda akne (sivilce) problemiyle karşılaşıyorum.

Yetişkin aknesi (sivilcesi) sık görülüyor mu? Yetişkin aknesinin (sivilcesinin) sebepleri nelerdir?

Aknelerin (Sivilcelerin) sadece gençlerde yaygın olduğu kanısı doğru değildir. İnsanlar 40'lı yaşlar ve sonrasında da akne (sivilce) problemleri yaşayabilirler. Yetişkin aknesi (sivilcesi) gün geçtikçe artış göstermektedir.
Ergenlik dönemine girildiğinde, androjen hormonlarında artış olur. Bu hormonlardaki artış yağ bezlerinin aşırı aktif hale gelmesine ve akne (sivilce) oluşumuna neden olur. Yetişkinlik döneminde ise doğum kontrol hapları, adet veya hamilelik dönemleri, stres, ilaç, alkol ve sigara kullanımı, yetersiz ve bozuk uyku düzeni gibi hormon düzeylerindeki değişiklikleri tetikleyen sebeplerden dolayı akne (sivilce) oluşumu görülür.
Akne (Sivilce) oluşumunun temelinde yatan önemli etkenlerden birisi hormon düzeyleridir ve bu düzeyler genetik geçişle de ilişkilidir. Eğer ebeveynlerinizin de yetişkin aknesi varsa veya geçmişlerinde akne (sivilce) problemleri yaşamışlarsa siz de akne (sivilce) oluşumu açısından diğer kişilere kıyasla yüksek risk altındasınız. Bununla beraber devam eden hormonal dalgalanmalar nedeniyle yetişkin akneleri (sivilceleri) kadınlarda erkeklerden daha yaygındır, ancak bazı erkekler de yetişkin aknesi (sivilcesi) yaşayabilirler. Kadınların yaklaşık % 54'ü, erkeklerin de yaklaşık % 10'u hayatlarının bir döneminde akneye (sivilceye) maruz kalmıştır.